Doğum Kontrolü (Kadın prezervatifi nedir? )
Kadın prezervatifi doğum kontrolündeki bariyer yöntemlerinden birisidir. Yaklaşık 15 santimetre uzunluğunda poliüretandan yapılmış bir kese ya da kılıf şeklinde olan kadın prezervatifi ilişki öncesinde vajina içerisine yerleştirilir. Kılıfın vajina içinde kalan ucu kapalı, diğer ucu ise açıktır.
Kondomun her iki ucunda yarı sert ve kolay büklebilen bir halka bulunur. Kapalı uçta bulunan halka kondomun yerinde durmasını sağlarken, açık taraftaki halka peri bölgesini ve penis kökünü korurken kondomun ilişki sırasında vajina içine kaçmasını engeller. Kondom yapısındaki maddenin özelliğine bağlı olarak yerleştirildikten hemen sonra vücut sıcaklığı ile yumuşayarak vajina duvarına yapışır. Kondomun içi silikon temeli bir kayganlaştırıcı ile kaplıdır. Kadın kondomu spermleri öldüren spermisidler içermez.
Nasıl kullanılır?
Kadın prezervatifinin yerleştirilmesi diyafram yerleştirilmesine benzer. Kapalı uçtaki halka orta, işaret ve baş parmaklar ile bükülerek vajina içerisine sokulur ve daha sonra işaret parmağı ile sonuna kadar itilir. Bu sırada kondomun kendi etrafında bükülmediğinden emin olmak gerekir. Kondomun dışta kalan kısmı ilişki sırasında genital bölgelerin temas etmesini engellediğinden genital siğilere karşı erkek prezervatifinden daha fazla koruyuculuk sağlar.
İlişki sonrasında kondom dikkatli bir şekilde çıkartılmalı ve atılmalıdır. Aynı kondom birden fazla sefer kullanılmamalıdır. Eğer ilişki sırasında dışarıda kalan uç vajina içine kaçarsa ilişkiye hemen son verilmeli, kondom vajinadan çıkartılmalı ve yeni bir kondom taktıktan sonra ilişkiye devam edilmelidir.
Kadın prezervatifinin koruyuculuğu ne kadardır?
Kadın prezervatifinin iki amacı vardır. Bunlardan birincisi istenmeyen bir gebeliğin önüne geçilmesi, ikincisi ise cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı korunmadır.
Ne yazik ki istatistikler çok umut verici değildir. Piyasaya ilk sürüldüğünde başarızılık oranının 1 yılın sonunda %13 olması beklenirken bu oran ilk 6 ayda görülmekte bir yılın sonunda ise %26 civarında olmaktadır. Yani hamilelikten korunma amacıyla sadece kadın prezervatifi kullanan her 4 kadından biri bir yılın sonunda hamile kalmaktadır. Erkek prezervatiflerinde bu oran %12 civarındadır.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar açısından bakıldığında ise kondom belirli bir koruyuculuk sağlamakla birlikte erkek prezervatifleri kadar etkili olamamaktadır. Bunda en önemli neden prezervatifin latkesten değil poliüretandan üretilmiş olmasıdır. Bununla birlikte kondom yerleştirilirken elin vajinal akıntılar ile temas etmesi hastalık bulaşma şansını yükseltmektedir. Bu nedenle kondom yerleştirilirken ya eldiven kullanılmalı ya da eller mutlaka iyice yıkanmalıdır.
Avantaj ve dezavantajları nelerdir?
Kadın prezervatifinin en önemli avantajı erkeğin prezervatif kullanmaktan kaçındığı durumlarda kadının kendini hastalıklara karşı koruyabileceği yegane yöntem olmasıdır. Prezervatif dışında hiçbir doğum kontrol yöntemi cinsel yolla bulşan hastalıklara karşı koruma sağlamaz. Adet dönemlerinde kullanılabilmesi, ilişkiden çok önce (en fazla 8 saat önce) takılabilmesi de erkek prezervatifine karşı önemli bir avantaj. Poliüretandan üretildiği için lateks alerjisi olan kadınlar da kullanabilirler.
Fiyatının erkek prezervatifine göre daha pahalı olması ve ilişki sırasında rahatsız edici bir ses çıkartması ise dezavantajları. Bu ses kayganlaştırıcı kullanılarak bir miktar azaltılabilir. Bir başka dezavantajı ise nadiren de olsa ilişki sırasında vajina içine kaçabilmesi. Kondomu doğru şekilde yerleştirebilmek için tecrübe gerektirmesi de kolaylıkla takılabilen erkek prezervatifleri karşısında önemli bir dezavantaj.
Tüm faktörler birarada değerlendirildiğinde kadın prezervatifinin diğer doğum kontrol yöntemleri ve özellikle erkek prezervatifleri kadar yaygınlaşmasını beklemek biraz hayalcilik gibi oluyor. Ancak özellikle birden fazla sayıda partneri olan ve erkek tarafının prezervatif takmayı istemediği durumlarda oldukça önemli bir alternatif olarak da yerini koruyor
Kadınları cinsel hastalıklardan da koruyacak yöntemler ile ilgili çalışmalarar devam ediyor. Son zamanlarda ilgi jel şeklinde olan ve vajina içine sıkıldıktan sonra sertleşerek tüm vajina içini kaplayan bir madde üzerinde yoğunlaşmış durumda. Ancak bu yöntemin piyasada yerini alması için daha uzunca bir zamana gereksinim varmış gibi görünüyor.