Tekrarlanan Düşükler Durumunda Neler Yapılmalıdır?
Tekrarlayan Düşük Nedir?
Gebeliğin 20. haftasından önce, dışarıdan herhangi bir müdahalede olmadan, gebelik ürününün anne rahminden vücut dışına atılmasına düşük denir. Normal seyreden bir gebelikte anne adayının 0- 20.haftalar arası, herhangi bir doğum komplikasyonu ile bebeğini kaybetme olasılığı yaklaşık %15 dir. Bir kez karşılaşılan kayıplar spontan düşük olarak da adlandırılır.
Gebelik kaybının art arda 3 veya daha fazla yaşanmasına ise tekrarlayan düşük denir. Herhangi bir hamilelikte tekrarlayan düşüğün görülme oranı yaklaşık %1 oranındadır. Eğer bir anne adayı peş peşe iki kayıp yaşamışsa 3. kaybın yaşanma oranı %17 ile %25 arasında iken; ardışık 3 kayıptan sonra 4. kaybın yaşanma olasılığı ise daha fazladır. Bu durumda oranlar %25- %46’lara kadar yükselmektedir.
Art Arda Yaşanan Gebelik Kaybı Nedenleri
Sıralı olarak yaşanan gebelik kayıpları çoğunlukla açıklanamayan sebeplerle gerçekleşiyor. Klinik olarak yapılan incelemeler sonucu açıklanabilen vakalar ise birçok faktörün tekrarlayan düşük sebebi olabileceğini ortaya koyuyor. Bu sebepler genetik, anatomik, hormonal, hematolojik hatta çevresel kaynaklı olabilir.
Genetik Sebepler
Bebekte bulunan spontan düşüklerin sebebi %60- %70 oranla genetik sorunlar olsa da ardışık gebeliklere sebebiyet verme oranı %2-4 kadardır. Genetik kusur bebekte tesadüfen çıkabileceği gibi anne ya da babadan gelen genlerle fetüse aktarılmış da olabilir. Trizomi 13, Trizomi 16 ve Trizomi 18 en sık karşılaşılan, gebelik kaybı sebebi kromozom anomalileridir.
Bir kaybın tekrarlayan düşük olma olasılığını düşürmek için yaşanan vakalarda mutlaka kromozomal analiz yapılmalı. Bu analizin sonuçları sorunun sebebini büyük oranla açıklayabilecektir.
Anatomik Bozukluklar
Gebelik süresince embriyonun büyüyüp geliştiği yer anne rahmidir. Anne rahminde oluşan anatomik bozukluklar embriyonun rahme tutunmasına, gelişmesine, rahmin duvarının uygun kalınlığa ulaşmasına engel olarak düşüklere sebep olur. Aşağıdakiler en sık rastlanan anatomik bozukluklardır.
- Çift rahim ve rahim içi perde (septum) gibi doğuştan gelen şekil bozuklukları.
- Bazen doğuştan, bazen kürtaj, ya da herhangi bir operasyon sonrası gelişen rahim içi yapışkanlığı.
- Rahmin normalden küçük olması.
- Rahim ağzının gevşek olması.
- Rahimde polip ve miyom benzeri kitle oluşumları.
- Sperm yapısındaki bozukluklar.
Ultrasonografi ve histeroskopi gibi tarama cihazları ile bu anatomik sorunları önceden tespit etmek ve gerekli tedaviyi uygulamak mümkündür.
Hematolojik Bozukluklar
Kan hücreleri ve kanda bulunan proteinlerden kaynaklı sağlık problemleri de tekrarlayan düşük nedenleri arasındadır. Aralarında en sık karşılaştıklarımız aşağıdaki gibidir.
Antifosfolipid Antikor Sendromu (APS); Vücudun bağışıklık sisteminin temel bilimleri antikor adı verilen proteinlerdir. APS adı da verilen bu rahatsızlıkta antikorlar bir savunma sistemi oluşturup yanlışlıkla fosfolipitlerde saldırır. Bu saldırı atardamar ve toplardamarlarda istenmeyen kan pıhtıları oluşturarak fetüsün rahimden düşmesine sebep olabilir.
Metilentetrahidrofolat Redüktaz (MTHFR) mutasyonu; MTHFR denen enzimin yapısında meydana gelen mutasyonlar kanda yüksek düzeyde homosistein ile kendini gösterir. Bu mutasyon Nöral Tüp Defekti ve tekrarlayan düşük sebebidir.
Trombosit (kan pulcukları) adı verilen ve kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücrelerin sayısının normalden az ya da fazla olması sonucu oluşan kusurlarda problemin nedenleri arasındadır.
Trombositpeni; Trombosit sayısının normalden az olmasından sonucu kanın pıhtılaşmaması.
Tromboz; Trombosit sayısının normalden fazla olması sonucu kanın damarlarda pıhtılaşması.
Hormonal Sebepler
Gebeliğin oluşumundan, bebeğin gelişimi ve doğuma kadar geçen tüm süreçte hormonlar kilit role sahiptir. Bir bebek dünyaya getirmeniz için gerekli tüm koşulları sağlayan hormonlar, normal düzeyde seyretmediğinde aynı zamanda o gebeliğin sonlanmasına da neden olabilir. Aşağıdaki hormonal rahatsızlıklar gebeliği sonlandırabilen problemlerdir.
- Yumurtalıklarda birçok küçük iyi huylu kiste sebep olan Polikistik Over Sendromu (PCO)
- Kanda LH ve TSH düzeyinde artış
- İnsülin direnci
- Luteal faz defekti
- Şeker hastalığı
- Tiroid bezi rahatsızlıkları
Hem anne hem de bebek sağlığı için en doğrusu bebek sahibi olmak isteyen her kadının gebelik öncesi detaylı bir hormon taraması yapması ve herhangi bir sorun varsa bunun gebe kalmadan önce gidermesi olacaktır.
Enfeksiyonlar
Bakteriyel ve viral enfeksiyonların tekrarlayan düşüğe sebebiyet verip vermediği bilimsel olarak kesinleşmemiştir. Ancak idrar yolları enfeksiyonlarının erken doğum ve düşüğe sebep olduğu kanısında çok fazla ortak görüş bulunuyor.
Çevresel Faktörler
Çevresel etmenlerin de tekrarlayan düşük sebepleri arasında olduğu düşünülmektedir.
- Annenin sağlıksız beslenmesi.
- Fazla kafein tüketimi.
- Anne adayının fazla kilolu ya da çok düşük kilolu olması.
- Sigara alkol gibi bağımlılık yapan zararlı maddelerin kullanımı.
- Doktora danışmadan ilaç kullanımı.
- Yüksek düzeyde stres ve kaygı.
Gebeliği doğrudan etkileyen önemli çevresel faktörlerdir.
Yaş faktörü
Yaş faktörü hem kadın hem de erkeklerde sağlıklı bir gebelik için önemlidir.35 yaş ve üzeri kadınlarda görülen ardışık düşüklerin en önemli sebebi anne adayının yumurtalık rezervinin yaşa bağlı olarak azalmasıdır. Yine erkeklerde de yaşa bağlı olarak sperm yapısı ve kalitesinin bozulması problemin önemli sebeplerinden biridir.
Tekrarlayan Düşük Tedavisi
Gebeliğin ardışık şekilde sonlandığı vakalarda tedavinin ilk adımı sorunun ne olduğunu tespit etmektir. Daha sonra problemin çözümüne yönelik kişiye özel olan sebebe kişiye özel tedavi uygulanır.
- Anne adayında herhangi bir anatomik sorun varsa yeniden bir gebelik denemeden önce bu sorunun giderilmesi gerekir. Bu süreç ilaç kullanımı ya da üreme sistemi ile ilgili bir operasyon gerektirebilir.
- Genetik anomalilerden kaynaklı düşükler meydana geliyorsa öncelikle genetik sorunu ortadan kaldıracak tedaviler uygulanır. Bu tedavilerin başarısız olması ile genellikle tüp bebek tedavisine geçilir. Bu şekilde anne ve babadan sağlıklı yumurta ve spermler temin edilerek döllenmenin laboratuvar ortamında yapılması sağlanır. Bu da genetik olarak sağlıklı bir embriyonun garantisidir.
- Endokrin sistemden kaynaklı gebelik sonlanması olduğu düşünülüyorsa öncelikle hormon değerlerinin istenilen düzeye ulaşması için gerekli ilaç ve hormon tedavileri uygulanır.
Gebeliğin son bulması, bebek bekleyen çiftlerin başına gelebilecek en kötü durumlardan biridir. Hele bir de süreç tekrarlayan düşük şeklinde ilerliyorsa çok daha yorucu ve yıpratıcı bir hâl alabilir. Böyle bir durumda güçlü olmak gerekir. Merak etmeyin, sorunun kaynağı tespit edilip gerekli önlemler alındığı takdirde, problem büyük olasılıkla ortadan kalkacaktır.